Hoşgeldiniz Ziyaretçi. Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Gönderen Konu: Tutuşturulan Denizler - Karadelikler - Radyo Dalgaları - Tuzlu Su  (Okunma sayısı 22948 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı T.Taşpınar

  • Administrator
    • Profili Görüntüle

•KIYAMETTE TUTUŞTURULAN DENİZLER

•RADYO DALGALARI

•KARADELİKLER  
 
•TUZLU SU


Dünya kıyametinin Samanyolu galaksisinin merkezinde bulunan dev karadeliğe yaklaşması ve kaçınılmaz bir şekilde bu karadeliğe düşmesi ile gerçekleşebileceğine dair bilimsel bulgulardan bahsetmiştik.
Kıyametin en ilginç olaylarından birisi ise, denizlerin tutuşarak yanmasıdır. Böyle bir olayın nasıl gerçekleşebileceği konusu her zaman merak uyandırmıştır. En son bilimsel araştırmalarda (2009 yılında) tuzlu suyun yanması ve bu şekilde yakıt olarak kullanılabilmesi ile ilgili ilginç tespitler yapılmıştır. Bunların içinde konumuzu ilgilendiren tespit, radyo dalgalarının tuzlu suyu ayrıştırması ve bunun sonucunda yanmanın sağlanmasıdır. Çünkü karadelikler çok güçlü bir şekilde radyo dalgaları üretmektedirler. Dünya bu karadeliğin etki alanına girdiğinde kaçınılmaz bir şekilde bu radyo dalgalarının tersinde kalacak ve tuzlu sudan oluşan denizler bundan etkilenecektir. Aşağıdaki alıntılarda bu konuyu açıklayan bilgi ve yorumlar bulunmaktadır.

Nature dergisinde yayınlanan makalede aktarıldığı şekliyle Amerikan Ulusal Görsel Astronomi Gözlemevi (NOAO)’dan Todd Boroson önderliğindeki ekip, üzerinde çalıştıkları Sloan Dijital Gökyüzü Taraması (SDSS) verileri arasında garip bir kuazara rastladılar. Kuazarlar özellikle evrenin ilk dönemlerinde sıklıkla görülen, merkezlerinde aktif bir karadeliği ve etrafında bu karadeliği besleyen madde yığınları olan yapılara verilen isimdir. Karadeliğin etrafındaki gazlar çekim etkisiyle sıkışıp, ısınırlar ve radyo dalgalarından X-ışınlarına kadar geniş bir aralıkta yüksek miktarlarda ışıma yaparlar.     
http://www.uzayveastronomi.com/2009/03/05/galaksi-merkezinde-karadelik-cifti/

Bu sebeple, süper kütleli karadelikleri aramak için, en uygun yerler yakın galaksilerin çekirdekleridir. Aktif galaksi çekirdeklerinin güç kaynakları, muhtemelen karadeliklerdir. Merkezdeki etkinliğin yakın görüntüsü, radyo yayını fışkırmalarıdır. Fışkırmalarının kaynağı, merkezde, süper kütleli bir karadeliğin varlığıyla açıklanabilir.
http://www.yaklasansaat.com/evren/karadelik/karadelik.asp

Tuzlu suyun yanmasının mümkün olmadığını düşünen bilim adamları, John Kanzius'un, icat ettiği bir radyo dalgası üreteciyle tuzlu suyu yaktığını açıkladığında onun bir aldatmaca olduğunu sandı. Ancak hiç de öyle değildi.

Penn Eyalem Üniversitesi'nden kimyacılar, cihazı aldılar, kendi deneylerini yaptılar ve bunun gerçekten doğru olduğunu buldular. RFG tuzlu suyu tutuşturdu ve yaktı. Alevlerin sıcaklığı 1648 dereceye ulaşıyor.
Tuzlu Su Nasıl Yanabiliyor?

Suyun yanması hidrojenle oluyor. Normal durumda, tuzlu su, öyle görünmesine karşın kendiliğinden yanmaz. Radyo dalgaları aslında tuzlu suyu oluşturan bileşenler arasındaki bağları zayıflatıyor-Sodyum Klorür, Hidrojen ve Oksijen- serbest kalan hidrojen, bir kez ateşlendiğinde, radyo dalgalarına maruz kaldıkça açığa çıkmayı sürdürerek yanmasını devam ettiriyor.
http://www.haber7.com/haber/20091004/Tuzlu-su-benzine-alternatif-olabilir-mi.php

Denizler, tutuşturulduğu zaman
81 (Tekvir)/6

Bu ayette "succiret" kelimesi kullanılmıştır. Bu kelime 'tescir' den mazi-meçhul sigasıdır. Tescir, Arapçada tandır içindeki ateşi tutuşturmak, körüklemek anlamına gelir. Gerçi denizlerin tutuşturulması insana ilk bakışta tuhaf gelebilir ama eğer suyun gerçek yapısını dikkate aldığımız zaman, bunun hiç de tuhaf olmadığını görürüz. Bu öyle bir mucizedir ki, Allah, suyu iki farklı gazdan (oksijen ve hidrojen) yaratmıştır. Biri (oksijen) ateşin yanması için gereklidir, ikincisi (hidrojen) ise, kendi kendine tutuşarak ateş alır. Bu iki gaz birleştiğinde suyu meydana getirirler ve ateşi söndürücü bir özellik alırlar. Allah Teâlâ işte bu hususa dikkati çekmektedir. Yani bu iki gaz birbirinden ayrıldığında, hidrojen kendi kendine tutuşur ve oksijen de bu ateşi hızlandırır. Zaten bu gazların asıl özellikleri de budur” (Tefhim ül- Kuran’dan)
Görüldüğü üzere en son paragraftaki alıntıda ayette geçen “succiret” kelimesi ateş almak, tutuşmak anlamlarına gelmektedir. Bazı meallerde “denizlerin tutuşması” değil de “denizlerin kaynatılması” olarak tercüme edilmektedir. Ayeti “denizlerin tutuşması” şeklinde anladığımızda modern bilimin bulgularına daha uygun sonuçlar çıkmaktadır.




 

free counters